Gemi tatili mi, otel tatili mi?

Türkiye’de 80 bin dolayında kruvaziyer yolcusunun bulunduğunu belirten Özgü Alnıtemiz, üç tarafı denizlerle çevrili Türkiye’de 80 bin yolcunun son derece az olduğunu kaydetti. İnsanları kruvaziyer tatiline yönlendirmede yeterli başarı sağlanamadığına dikkat çeken Alnıtemiz “Yarattığı katma değerin yanında; tarihi, kültürü, doğayı, gastronomiyi ve kaliteli hizmeti birleştiren başka bir turizm ürünü yok. Özellikle bu fiyatlara hiç yok. O nedenle ‘Almayanı dövüyorlar’ diyebileceğimiz bir ürün var elimizde. Kruvaziyer seyahat mi yoksa bir resort otelde tatil mi? Kruvaziyer seyahati mi yoksa bir kültür gezisi mi? Veya kruvaziyer seyahati mi yurt dışı gezisi mi? Dolayısıya bir kıyas yaptığınızda gemi seyahatlerinin her konuda önce ve avantajlı olduğunu görüyorsunuz.” dedi.

“Gemide sıkılmazsınız çünkü yapacak çok şey var”
Peki içeriği bu kadar zengin olan ve kaliteli hizmet verilen kruvaziyer tatilini Türkler neden diğer tatil türlerine nazaran daha az tercih ediyor? Alnıtemiz soruya şu yanıtı veriyor:

“Türkiye’de yerleşik bir kruvaziyer şirketinin olmaması, dil bariyeri, gemlerin sallandığına dair yanlış bilgiler veya ‘gemi tatilinin yaşlılara göre olduğu’, insanların gemide sıkılacağını düşünmesi gibi etkenler kruvaziyere dönük talebi olumsuz etkiliyor olabilir. Halbu ki, mesela gemilerdeki misafir yaş ortalaması dünya ölçeğinde 46, bizde ise 44. Gemide sıkılmazsınız çünkü yapacak çok şey var. ‘Ben denize de girmek istiyorum’ diyenler için, ‘ben tarihle ilgileniyorum’ veya ‘ben doğayla ilgileniyorum’ diyenler için programlar mevcut. Örneğin Galataport’a yanaşan gemilerdeki turistlere burada acenteler 28 değişik program sunuyor. Bunun içinde gastronomiden eğlenceye, şehir gezilerinden kültür ve sanat etkinliklerine kadar her şey var. Burada neyden ne kadar faydalanacağına yolcu kendisi karar veriyor. Benzer durum Ege Adaları için de geçerli. Mesela biz misafirlerimizi Mykonos’a veya Santorini’ye götürüyoruz. Orada denize de girebilir, gidip bir yerde güzel bir akşam yemeği de yiyebilir, gün batımını da izleyebilir, gece hayatını da yaşayabilir. İsterse bunların hepsini de yapabilir.”

“Gecelik 100 euroya yapamayacağınız bir kruvaziyer seyahati yok”
Kruvaziyer seyahatlerinin aynı zamanda çok daha ekonomik olduğunu ifade eden Özgü Alnıtemiz “Bugün otellerin fiyatının nerelere geldiğini görüyoruz. Şu anda gecelik 100 euroya yapamayacağınız bir kruvaziyer seyahati yok. Celestyal Cruises olarak biz aynı zamanda hem bütçe hem de zaman açısından esnek programlar sunuyoruz. 3, 4 ve 7 gecelik alternatiflerimiz var ve 249 eurodan başlayan fiyatlarla satıyoruz. Güzel bir sezon geçiriyoruz. Özellikle erken rezervasyon dönemini verimli geçirdik. Şubat ayında rekor satışımızı yaptık. Çünkü insanlar seçimden sonra dövizin artmasından endişe ederek seyahatini erken satın aldı. Şu anda sezonu neredeyse doldurduk diyebilirim.” ifadelerini kullandı

Türkiye limanlarına en sık uğrayan gemi şirketiyiz”
Celestyal’in gemileri diğerlerine nazaran daha küçük olmasına rağmen Türkiye’de yüzde 20 pazar payına sahip olduklarını açıklayan Alnıtemiz “Mart ayından başlayıp kasıma kadar operasyon yapan ve haftanın üç günü (salı cumartesi ve pazartesi) Kuşadası Limanı’ndan gemimiz hareket ediyor. Kuşadası çıkışlı turlar yaptığımız için sezonu diğerlerinden erken açıp geç kapatıyoruz. Türkiye limanlarına en sık uğrayan gemi şirketiyiz. Pandemi, sürecinde kruvaziyer şirketleri Türkiye’yi programından çıkardı ve uzun süre dönemdiler. Celestyal ise Türkiye limanlarında uğramaya devam etti. Hatta pandeminin bir bölümünde de gelmeyi sürdürdü.” şeklinde konuştu.

“Amacımız Türkiye limanlarının olduğu programları sunmak”
Birinci önceliklerinin, şu anda kruvaziyer turizminde büyük oranda transit bir ülke olan Türkiye’yi, gemiler için varış ve çıkış noktası haline getirmek olduğunu kaydeden Alnıtemiz “Amacımız Türkiye limanlarının olduğu programları sunmak ve gemileri bu şekilde etkileyebilmek. Zaten bu da zamanla oluşacaktır. Çünkü dünyada denizler sınırlı ve her sene yeni, kruvaziyer gemileri denizlere açılıyor. 2027 yılına kadar kruvaziyer sektöründe yatak kapasitenin yüzde 20 daha artması bekleniyor. Dolayısıyla yeni limanların ve varış yerlerinin programa alınması kaçınılmaz.” dedi.

“İlk misyonumuz kruvaziyeri Türk yolculara sevdirmek”
Alnıtemiz, değerlendirmelerinin devamında şu noktaların altını çizdi:

Bizim kruvaziyer yolcularımızın yüzde 75’i kruvaziyeri ilk olarak bizimle deneyimliyor. Dolayısıyla Celestyal olarak ilk misyonumuz kruvaziyeri Türk yolculara sevdirmek. Zaman ve bütçe olarak esnek programlar sunduğumuz için yolcular önce Ege Adaları ile kruvaziyere başlıyor ve bu tip seyahati sevdiği zaman diğer kruvaziyer şirketlerinin de potansiyel yolcusu haline geliyor.

“Arap Yarımadası’na 7 gecelik turlar koyuyoruz”
İsrail-Filistin meselesi nedeniyle Doğu Akdeniz turunu iptal edip onun yerine bir Adriyatik turu koyduk. Ama bu turun biniş limanı Atina. Kasım ayından itibaren de Arap Yarımadası’na 7 gecelik turlar koyuyoruz. Bu tur için de Celestyal Journey gemisini konumlandıracağız. Burada da 3, 4, 7 ve hatta 14 gece opsiyonlu Dubai ve Doha çıkışlı turlar yapacağız. Bu turun satılabilir olduğunu düşünüyoruz. Çünkü geçen yıl ve bu yıl vize ciddi problem oldu Türk vatandaşları için. Bu turun içinde bulunan ülkeler ise daha kolay vize alınabilen ülkeler.

“Kruvaziyer yolcularına birtakım farklılık ve ayrıcalıkların tanınması gerek”
Pandemi döneminde herkesin vizeleri sıfırlandı ve pandemi sonrasında da bir yığılma oldu. Verilen vizeler de kısa süreli olunca bu sefer insanlar her seyahat için ayrı başvuru yapmak zorunda kalıyor. Bu da konsolosluklardaki vize başvurularında yığılma yaşanmasına neden oluyor. Aslında verilen vizelerde süreler biraz daha uzun olsa yığılma azalır. Çünkü insanlar tek vize ile birkaç defa Avrupa’da seyahat edebilir. Öte taraftan vize konusunda kruvaziyer yolcularına birtakım farklılık ve ayrıcalıkların tanınması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü biz ağırlıklı olarak Yunanistan’ı ve Ege Adaları’nı pazarlayan bir gemi şirketiyiz. Tamam şu anda kapıda vize var ama o yokken zorluklar yaşanıyor. Gemilerin iptal politikaları var. Vize alamadığınız size iade yapılmıyor. Seyahatçinin o parası yanıyor.

“2025 programlarını daha erken açmak istiyoruz”
Önümüzdeki seneye ilişkin stratejimiz 2025 programlarını daha erken açmak ve misafirlerimizi seyahatlerini daha erken planlamaya teşvik etmek. Seyahat ne kadar erken planlanırsa, tatil de o kadar huzurlu geçer.

Kruvaziyer turistinin yaptığı harcama çok hesaplanabilen bir şey değil ama turist başına günlük ortalama 150 euro bir rakam söz konusu. Ama kruvaziyerin ülkelerin ekonomisine dolaylı katkıları var. Geminin limanlara ödediği ücretler, limanlardan yaptıkları tedarikler, yaratmış oldukları istihdam... Yani kruvaziyer turizmini yolcu başına harcama ile değil de, yarattığı toplam katma değer ile değerlendirmek gerekiyor.

Türkiye olarak 2 milyon yolcu sayısını zorlayacağız”
Kruvaziyer turizminde 2024 daha da iyi bir yıl olarak geçecek ve Türkiye olarak 2 milyon yolcu sayısını zorlayacağız gibi görünüyor. Hatta 2 milyonu geçebiliriz de, çünkü şu anda gidişat çok iyi. Celestyal olarak biz Türkiye’ye yılda 150 bin civarında turist getiriyoruz. Biz Celestyal olarak 3 ve 4 gecelik programlar yapıyoruz ama bunun öncesinde ve sonrasında yapılan uzatmalar var.  Örneğin bizim yolcularımızın yüzde 40’ı Amerikalı. Bu yolcuların belli kısmı Yunanistan’dan bir kısmı da İstanbul, Kapadokya gezisi yaptıktan sonra Türkiye’den biniyor gemiye. Ege programı yaptıktan sonra gemiye binen de var. Dolayısıyla bu turistlerin yaptığı harcamaların da kruvaziyer turizmine yazılması gerekiyor.

“Kruvaziyer tatili şu anda otel tatilinden daha ucuz”
Kruvaziyer tatili şu anda otel tatilinden hem daha ucuz hem de daha avantajlı. Örneğin bizim 7 gecelik programlarımız 549 eurodan başlıyor. Bu fiyata tam pansiyon konaklama, yemeklerde alınan içecekler, seyahat sağlık sigortası, yaklaşık 75 euroluk bir tane kara turu ve rehberlik hizmeti de dahil. Şu anda aynı standartlarda bir haftalık otel tatili kişi başı minimum 100 bin lira. Öte taraftan gezmek de bir kültür. Ayrıca aynı seyahatte farklı ülkelerin tarih ve kültürünü tanıyıp gastronomisini deneyimleme şansı yakalıyorsunuz. ‘Çocuklar için neler yapıyorsunuz?’ diye soranlara ‘Biz çocuklara gezme kültürünü öğretiyoruz.’ yanıtını veriyorum. Çocuğu her sene Antalya’daki aynı beş yıldızlı otele götürmek mi, yoksa gemiyle gidip başka kültürleri, tarihleri, mutfakları tanıyıp fotoğraflar çekmesi mi?